Mahalli idareler seçimleri sonrasında başkanlık makamına oturacak olan Belediye Başkanını bekleyen sorunların olduğu her ne kadar aşikâr olsa da, bu sorunların çözümü noktasında nasıl bir duruş sergileneceği merak uyandırıyor.
Elazığ’da siyaset konuşan belli bir zümrenin olduğu ve bu sayının da 10 bin kişiyle sınırlı kaldığı göz önünde tutulursa, şehrin 10 bin dertlisinin varlığından söz edebiliriz. Peki, bu dertli şahıslar neleri konuşuyor şimdi bunlara bakalım.
SİYASETEN SÖYLENEN YALANLAR
Hemen hemen her seçim kampanyasında siyasilerin seçim kampanyasında vaat ettikleri projelerin bir çoğunun hayal mahsulü olduğu belirtilirken, elle tutulur projelerin ise hayat bulmadığı gözlemlenmekte. Seçmenin nabzına göre şerbet verme döneminin çoktan geçtiği göz ardı edilmemelidir. 10 bin dertli insanın her seferinde sorunları dile getirmesi ve aynı şeyleri dönüp ifade etmesi de günü kurtarmaktan öteye geçmemektedir.
NOLACAK BU MEMLEKETİN HALİ!
Çok meşhur bir ana muhalefet söylemidir aslında ‘Ne olacak bu memleketin hali! Ne olur, ne değişir bilinmez ama şehrin alt yapısından üst yapısına sorunların çözüme kavuşacağı uzun bir zaman alacaktır. Bu şehirde siyaset yapan bireylerin 10 bin kişi kadar dertli olduğunu söylemek ise adeta imkansızdır.
DEĞİRMEN SUYU İLE DÖNEN ÇARK
Çözüm bekleyen sorunlar birilerinin zorlamasıyla zoraki hayat bulsa da bizlerin artık daha büyük bir perspektifte düşünmesi gereken konular bulunmaktadır. Şehirde istihdamın yeteri düzeyde olmadığı, fabrika bacalarının tütmediği, üretimin olmadığı bir vilayetten bahsediyoruz. Evet işte burası Elazığ. Hani her fırsatta Adı Aziz Toprağı Aziz, İnsanı Aziz diyar dediğimiz Elaziz. Yaşanabilir kentler sıralamasında 49. Sıradan 19. Sıraya yükseldik diye övündüğümüz diyar Elaziz. Peki durum gerçekten böylemi?
Devletin resmi kurumu olan TÜİK verilerine bakıldığı zaman mutlu şehirler sıralamasında 78. sırada yer alan Elazığ’ın yaşanabilir şehirler sıralamasında 19. sırada yer alması sizce ne kadar doğru. Bu şehir, hiç çekmediği kadar siyasetçilerden çekmiştir. Her gelenin mutluluk dağıtması dahi kent insanını mutlu kılmamıştır.
ELAZIĞLININ BEKLENTİSİ
Vatandaş soruyor ne olacak?
Çimento Fabrikası mevcut yerinde duruyor.
Şehir meydanı yapılacaktı. Hala İstasyon Meydanı’nda mı mitingleri yapacağız?
Belediyeye bağlı EBUAŞ şirketinin işletmeleri zarar ettiği halde neden hala belediye bu yükü taşıyor?
Belediyenin milyonlarca borcu varken, hala daha bu müsriflik neyin nesidir?
Yeni başkan koruma ordusuyla mı gezecek, yoksa halkın içinden biri mi olacak?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gönül Belediyeciliği Elazığ’da vuku bulacak mı?
Meclis üyeleri ahbap – çavuş ilişkileri ile mi belirlenecek?
Belediye Başkanının kamuoyuna sunacağı projelerinde istihdam ağırlıklı çözüm önerileri var mıdır?
SORUNLAR…BİTMEYEN SORUNLAR…
Gençliğin olmazsa olmazı olan şehrin en büyük topluluğu konumunda ki Elazığspor’da gün geçmiyor ki huzursuzluk olmasın. Atatürk Stadyumu inşaatı ne zaman başlayacak. İlk kazma vurulalı yıllar oldu diyen taraftarlar tam nefes alacakken, kulüp başkanının afra tafraları ile istifa eden yönetimi hep birlikte izledik. Kısa bir süre önce AKSA firması tarafından stadyumun doğalgaz sayacının sökülme anına yine hep birlikte şahitlik ettik. Gelen gideni aratır derlerdi de inanmazdım lafını işte şimdi ifade edebilirsiniz. Her yeni yönetim bir önceki yönetimi aratır.
GELEN GİDENİ ARATIR MI?
İşte buradan hareketle 31 Mart 2019’da makama oturacak yeni başkanın bir önceki yönetimi aratıp aratmayacağı sorusu dilden dile dolaşıyor. Belediyenin geçmiş yıllarda Elazığspora farklı yollarla yaptığı yardımlar kamuoyunda konuşulurken yeni başkandan nasıl yardım bekleneceği de ayrıca muamma.
NASIL BİR BAŞKAN
Yeni 5 yıllık dönemde belediye başkanının halkla iç içe olması, diyaloglarını en üst düzeyde tutması kamuoyunun en büyük beklentisi içinde yer almaktadır. Halkına tepeden bakan zihniyetin milletin nezdinde itibar görmediği ise aşikardır. Tevazu ehli bir idarecinin en büyük kazancı ise millettir. Buradan hareketle Elazığlıların hizmetten öte Gönül Belediyeciliği yapacak kişiye oy vereceği şimdiden konuşulmaktadır.
Vesselam süreci hep birlikte yaşayıp göreceğiz…