Çoban 'Maden ve Mermer Şehri Elazığ' projesini açıkladı
HAZARSAM (Hazar Stratejik Araştırmalar Merkezi) Başkanı Prof. Dr. Bilal Çoban' Maden ve Mermer Şehri Elazığ projesini kamuoyu ile paylaştı.
HAZARSAM Başkanı Prof. Dr. Bilal Çoban, Elazığ’ın Kurtuluş Planı projelerini açıklamaya devam ediyor. Hazar Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Bilal Çoban “2023 Türkiye, 2034 Elazığ” sloganıyla 10 sektörde hazırladıkları projelerini paylaşmaya devam ediyor. Her hafta bir sektör ile ilgili projelerini paylaşan HAZARSAM Başkanı Prof. Dr. Bilal Çoban bu hafta Elazığ’ın önemli bir yeraltı zenginliği olan Mermere dikkat çekerek henüz Türkiye’de bile olmayan mermer borsasının Elazığ’da kurulabileceğine dikkat çekti.
PROJEYİ TİTİZLİKLE HAZIRLADIK
Hazırladıkları “Maden Ve Mermer Şehri Elazığ” başlıklı projelerini şehir medyasıyla paylaşıp kamuoyunun ve yerel dinamiklerin dikkatini çekmeyi hedefleyen Başkan Çoban titizlikle hazırladıkları başlıklardan bir tanesinin de Elazığ’ın sahip olduğu yeraltı zenginlikleri olduğunu söyledi ifade etti. İptal edildikten sonra önümüzdeki günlerde tekrar ihaleye çıkacak olan Maden sahaları ile ilgili de dikkat çeken detaylara yer verilen “Maden ve Mermer Şehri Elazığ” isimli dosyada Dünyanın birçok ülkesine ihraç edilen Elazığ Vişne’sinin (Vişne Mermer) önemine de vurgu yapıldığını ileri süren Başkan Prof. Dr Çoban; "şu an Türkiye’de dahi olmayan ancak büyük bir potansiyele sahip olan Elazığ Mermer borsasının kurulmasına öncülük edebilir dedi.
ÇOBAN: TÜRKİYE’YE ÖNCÜLÜK EDECEK ELAZIĞ’I DÜNYA KENTLERİNDEN BİRİ OLMA SEVİYESİNE TAŞIYACAKTIR
Bugün şehrimizde Ticaret Borsasının olması nasıl ki bölgede büyük bir kazanımlara sahip olmuşsa Türkiye’de olmayan bir borsayı ilimize kazandırmak bölgenin haricinde Türkiye’ye ciddi kazanımlar sağlayacaktır diyen Çoban, “Bugün ABD'de Beyaz Saray'da yetkililerin basın açıklamaları yaptıkları alanda kullanılan mermerin Elazığ’da üretilen Vişne Mermeri olduğunu biliyoruz. Bunun haricinde hac mevsimlerinde ibadetin bir parçası olarak kullandığımız Safa-Merve yolunun yine Elazığ Vişnesi ile döşeli olduğu gerçeği var. Fransa Parlamentosu, Alman Parlamentosu ve ABD Temsilciler Meclisi Elazığ Vişnesinin kullanıldığı önemli mekanlardan sadece bir kaçıdır. Durum böyle iken dünyaca ünlü Vişne Mermerimizin Elazığ Ekonomisine katkısı ne yazık ki beklenen düzeyde değildir. Dolayısıyla ülkede olmayan bir Mermer Borsasının şehrimizde kurulması şehrimizin ekonomik açıdan kalkınmasına 2034 yolunda Elazığ’a 2023 yolunda da Türkiye’ye öncülük edecek Elazığ’ı dünya kentlerinden biri olma seviyesine taşıyacaktır"
MADEN VE MERMER ŞEHRİ ELAZIĞ
I.Yeraltı Kaynakları Hakkında Genel Bilgiler Elâzığ ili Doğu Anadolu Bölgesi’nin güneybatısında, Yukarı Fırat havzasında yer almakta ve Doğu Anadolu Bölgesi’ni batıya bağlayan yolların kavşak noktasında bulunmaktadır. Elazığ’ın topraklarını dağlık alanlar, platolar ve ovalar oluşturmaktadır. Elâzığ ilini de içine alan bölge, Doğu Toros orojenik kuşağında yer almaktadır. Bölge aynı zamanda Doğu Anadolu Fay Zonu (DAF) üzerindedir ve bu sebeple oldukça karmaşık bir jeolojiye sahiptir. Bu karmaşık jeolojik yapılar beraberinde pek çok cevherleşmeyi de getirmiştir. Elâzığ ili ve çevresi, bilhassa metalik maden yatakları bakımından Türkiye’nin en önemli bölgelerinden bir tanesidir. Elazığ’da madencilik faaliyeti, Maden ilçesinde bakır üretimi ile başlamış, Keban ilçesinde gümüş ve kurşun üretimi ile devam etmiştir. Dolayısıyla bu iki ilçenin isimleri Bakır Madeni (Maden) ve Gümüş Madeni (Keban) üretimi yapılan madenlerle özdeşleşmiştir. Osmanlı döneminde Keban ilçemizde üretilen gümüş madeninden, ilçedeki darphanede Osmanlı hazinesine uzun süre gümüş sikke basılmıştır. 1935 yılında Alacakaya ve Guleman ilçelerinde kromit yataklarının da bulunmasıyla ilimizin ülke madenciliğindeki yeri daha da önem kazanmıştır.
Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren bu madenlerin yakın çevresindeki yerleşim alanlarında, madenlere dayalı önemli sosyo – ekonomik ilerlemeler gerçekleşmiş ve istihdam sağlanmıştır. Zamanla bilinen rezervlerin tükenmesi ve tesislerin de eskimesi nedeniyle Keban Simli Kurşun İşletmesi’nden ve Maden Bakır İşletmesi’nden devlet el çekerek bu tesisleri kapatmıştır. Maden bakır sahası1995 yılında özel sektöre (Ber – Oner Madencilik AŞ) devredilerek, cevher üretiminin özel sektör tarafından yapılması sağlanmıştır. Keban ilçemizde ise özel sektör tarafından işletilen flüorit madeni dışında bütün madencilik faaliyetleri durdurulmuştur. Bunun sonucu olarak gerek Maden gerekse Keban ilçelerinin nüfuslarında önemli azalmalar ve ekonomilerinde gerilemeler ortaya çıkmıştır. Alacakaya ve Guleman ilçelerindeki krom cevheri 2004 yılına kadar Eti Krom AŞ. tarafından üretilmiş ve Ferro – krom tesislerinde işletilerek yarı mamül ürün olan ferrokrom elde edilmiştir. 2004 yılından itibaren bu bölgedeki krom yatakları özel sektöre devredilmiştir. Elazığ ilindeki mevcut yeraltı kaynakları, bunların ilişkili olduğu temel jeolojik özellikler ve kayaç türleri dikkate alındığında bölgede çok sayıda hipotetik ve spekülatif kaynak ve alanlardan söz edilebilir. İhtimal dahilindeki hipotetik ve spekülatif alanlarda detaylı arama çalışmalarıyla yeni rezervlerin bulunması sağlanabilir. Bunun için bölgede Fırat Üniversitesi, Maden Teknik Arama Enstitüsü ve Etibank gibi çeşitli kurum ve kuruluşların yeraltı kaynaklarına yönelik çalışmalarını sürdürmesi gerekmektedir.
Genel Müdürlüğün Elazığ ili ve yakın çevresinde yaptığı çalışmalar sonucunda çok sayıda metalik maden ve endüstriyel hammadde yatak ve zuhurları ortaya çıkarılmıştır. Bunlar başta krom ve mermer olmak üzere, bakır, kurşun, çinko, demir, manganez, şelit, florit ve kireçtaşı olarak sayılabilir. 26 milyon ton olan (% 20 Cr2O3 ve üzeri) Türkiye krom potansiyelinin % 45’lik kısmı Guleman bölgesinde bulunmaktadır. Guleman Bölgesi krom potansiyeli ve üretimi bakımından birinci önemli bölgedir. Bölgede, geçmiş yıllardan günümüze üretim yapılan büyük yataklar Gölalan, Yunusdere, Ayıpınar, Kef, Kapin ve Lasir olarak sayılabilir. Bunlardan günümüzde sadece Kapin ocağında açık işletme yapılmaktadır. Türkiye’de bulunan iki ferrokrom tesisinden biri Guleman’da yer almaktadır. Bölgedeki en önemli kurşun-çinko yataklarından biri Keban-Simli Kurşun-Çinko yatağıdır. Bu yatakta, % 4.51 Pb, % 5.28 Zn ve 100 gr/ton Ag değerleri saptanmış olup, 86.800 ton görünür, 48.000 ton muhtemel ve 1.000.000 ton mümkün rezerv belirlenmiştir. Metal içeriği olarak ise 77.119 ton Pb ve 90.277 ton Zn tespit edilmiştir. Keban-Simli gümüşlü kurşun-çinko yatağından geçmişte 577.000 ton tüvenan cevher üretimi yapılmıştır fakat yatak günümüzde işletilmemektedir. Elazığ ili bakır yatakları açısından da önem arz etmektedir. Ergani bakır sahası ülkemizin önemli bakır yataklarından biridir.
Ergani-Anayatak Türkiye’nin işletmeye konu olmuş en eski bakır yataklarından biridir. Geçmiş yıllarda Genel Müdürlük tarafından gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda yatakta ortalama % 1.30 Cu tenörlü 14.650.000 ton cevher saptanmıştır. Yatak Etibank tarafından geçmiş yıllarda işletilmiş olup, Ergani sahasındaki bakır yataklarında özel sektör tarafından çalışmalar yapılmaktadır. Ayrıca Keban- 84 Nallıziyaret ve Sivrice-Uslu sahaları da ildeki diğer önemli bakır yataklarından biridir. Nallıziyaret yatağında %0.092 Cu tenörünün yanı sıra % 0.014 Mo ve %0.054 W tenörleri de mevcuttur ve yatakta toplam 4.5 milyon ton rezerv belirlenmiştir. Sivrice Uslu bakır yatağında ise % 0.26 Cu tenörlü 1.635.653 ton görünür rezerv saptanmıştır. Bunlar dışında Ergani, Keban, Palu ve Sivrice ilçelerinde çok sayıda küçük boyutlu bakır kurşun-çinko-molibden zuhurları bulunmaktadır. İlde çok sayıda manganez cevherleşmeleri bulunmaktadır fakat bunların büyük çoğunluğu küçük boyutlu zuhurlar niteliğindedir. Maden ilçesindeki % 16-20 arasında Mn içeriğine sahip zuhurların toplam rezervi 1960 tondur. İldeki önemli demir zuhurları Keban ve Baskil ilçelerinde bulunmaktadır. Baskil-Karakaş demir zuhurunda % 51.84 Fe, % 6.54 SiO2, % 0.47 Mn ve % 0.36 Al2O3 tenörlü 126.270 ton görünür rezerv, Keban Aşvan demir zuhurunda ise % 54.49 Fe tenörlü 23.798 ton görünür demir rezervi tespit edilmiştir. Aşvan yatağı geçmiş yıllarda bir miktar işletilmiştir. Doğal taş bakımından, jeolojik yapısı itibarıyla zengin bir potansiyele sahip olan Türkiye, 5.1 milyar m3 (13.9 milyar ton) doğal taş rezervi ile dünyadaki 15 milyar m3'lük rezervin %40'ına sahiptir. Bu mermerler genellikle dünya pazarlarında üstün kalitesiyle ilgi çeken mermer tipleridir. Sektörde yaklaşık 1.500 adet doğal taş ocağı, fabrika ölçeğinde faaliyet gösteren 2.000 kadar tesis, orta ve küçük ölçekli 9.000 atölye faaliyet göstermektedir. İstihdam edilen kişi sayısı 300.000 civarındadır. Üretimin en fazla olduğu iller; Balıkesir, Afyon, Bilecik, Denizli ve Muğla’dır. Bu bölgelerdeki üretim, tüm üretimin % 65‘ini oluşturmaktadır. Ekonomik mermer yataklarının bulunduğu diğer iller ise; Bursa, Kırşehir, Çankırı, Çorum, Kastamonu, Niğde, Kayseri, Artvin, Bitlis, Erzincan, Bayburt, Sivas, Tokat, Denizli, Kütahya, Eskişehir, Diyarbakır, Elazığ, Çanakkale, Konya, İstanbul ve Manisa’dır. Ülkemizde 80’nin üzerinde değişik yapıda, 120’nin üzerinde değişik renk ve desende mermer rezervi belirlenmiştir. Uluslararası piyasada en tanınmış mermer çeşitleri; Süpren, ELAZIĞ VİŞNE ( Elazığ Vişnesi Mermer, Elazığ RossoLevanto) Akşehir Siyah, Manyas Beyaz, Bilecik Bej, Kaplan Postu, Denizli Traverten, Ege Bordo, Milas Leylak, Gemlik Diyabaz ve Afyon Şeker’dir.
ABD'de Beyaz Saray'da yetkililerin basın açıklamaları yaptıkları alanda kullanılan mermer, Elazığ’da üretilen Elazığ Vişne Mermeridir. Alman Parlamentosu, Fransa Parlamentosu ve ABD Temsilciler Meclisi ELAZIĞ VİŞNESİ’nin kullanıldığı diğer mekânlardır. Mermer sektörü, Elazığ için önemli bir kalkınma unsurudur. Milli düzeyde ülke kalkınması için önemli yere sahip olan maden ve mermer sektörü, yerel düzeyde de Elazığ için ilin diğer sektörlerdeki durumu düşünüldüğünde daha da öncelikli hale gelmektedir. İlin mermer konusundaki potansiyeli azımsanmayacak seviyededir. Bunda hem rezerv hem de çeşit bakımından Elazığ’ı ön plana çıkaran doğal taş mermer türlerinin etkisi vardır. Elazığ Türkiye mermer rezervlerinin %8’ine sahiptir. Bu büyük bir mermer ihracatçısı olan Türkiye içerisinde önemli bir rezerv oranıdır. Rezerv miktarının yanı sıra Elazığ, dünya çapında üne sahip olan ve dünya literatüründe Rosso Levanto olarak bilinen Elazığ Vişne isimli renkli mermer türüne sahiptir ki; bu doğal taş Elazığ’ı hem Türkiye içerisinde hem de dünya çapında mermer konusunda hatırı sayılır bir yere taşıma potansiyelini sunmaktadır. Elazığ Vişne: Elazığ için mermer sektörünün ana unsuru Elazığ Vişne taşıdır.
Elazığ’ın Alacakaya İlçesi civarında yataklara sahip olan bu mermer türü, Türkiye’de üretilen ilk renkli mermer türlerinden birisi olması ve dünyada da şu an itibari ile sadece Elazığ’da üretiliyor olması hasebiyle, Elazığ’ın kalkınmasında önemli bir potansiyele sahiptir. Yıllar önce tüm dünyada İtalyan taşı olarak tanınan ve dünya mermer literatüründe Rosso Levanto olarak adlandırılan bu doğal taş türü, Elazığ’daki rezervlerin tespiti ve İtalya’daki rezervlerin tükenmesiyle beraber tüm dünyada Elazığ taşı olarak tanınmaya ve bilinmeye başlamıştır. Elazığ, sektör içerisinde bu taş ile ilgilenen üreticilerin büyük ilgi gösterdikleri bir merkez olmuştur. Elazığ’ın Türkiye çapında mermer sektöründe önemli bir yere sahip olması büyük oranda Elazığ Vişne mermeri sebebiyledir. Zaten diğer doğal taş çeşitlerine göre daha az olan renkli taşlardan olan Elazığ Vişnenin, dünya pazarındaki yeri ve önemi de dikkate alındığı zaman, Elazığ için ne kadar önemli bir doğal kaynak olduğu anlaşılmaktadır. Sarı Traverten: Elazığ sınırları içerisinde, çeşitli traverten türleri mevcuttur. Kendi özelliğine istinaden, kalite ve ticari değerini belirlemede kriter olan bazı hususlar dikkate alındığında, Elazığ’da üretimi yapılan Sarı Traverten hem Türkiye’de çok fazla yerde bulunan bir tür olmaması, hem de taşıdığı özellikler (renk, su yolları yapısı, blok yapısı vb.) sebebiyle Elazığ için ekonomik potansiyele sahip bir diğer mermer türüdür.
Elazığ Sunta: Yapısı itibari ile suntayı andırdığı için Elazığ Sunta Mermeri olarak isimlendirilen mermer türü, yine Elazığ’da üretimi yapılan bir başka mermer türüdür. Son yıllarda özellikle homojen yapısı nedeniyle dünya çapında ilgi gören bir çeşit olan Elazığ Sunta da Elazığ için önemli bir potansiyel olma özelliği göstermektedir. Onyx Mermer: Onyx mermer türü, kullanım alanlarının genelde lüks mekanlar olması ve üretiminin de sınırlı ve zor şartlarda yapılıyor olması, bu mermer türünü çok rağbet gören ve yüksek fiyatlardan alıcı bulan bir mermer türü yapmaktadır. İlimizde bulunan onix mermer rezervlerinin yanı sıra il dışında ocak üretimi gerçekleştirip işleme ve pazarlama faaliyetlerini Elazığ’da gerçekleştiren Elazığ firmaları da ilimize katma değer sunmaktadır. Yukarıda sıralanan mermer türleri hali hazırda Elazığ için aktif öneme sahip ve ileride de Elazığ’ın kalkınmasında etkili olabilecek mermer türleridir. Elazığ’da üretimi yapılan mermer türleri bunlarla sınırlı değildir. Bej, Noce, Petrol Yeşili, Siyah İnci, Hazar Pembe, Açık Traverten, Bej mermer gibi türler de mevcuttur. Şehrimiz maden ve mermer açısında çok zengindir.Krom,demir,çinko,kurşun,bakır, mangan ve altın bakımından zengindir. Krom yatakları bakımında dünya sıralamasında 1 ile 2 arasında bulunmaktayız. Kurşun -çinko ile de iyi durumdayız. Ülkemizin henüz bir mermer borsası yoktur. Ancak, geçmiş tarihlerde; Türkiye’nin ilk Mermer Borsasını Kocaeli’de kurma çalışmaları Dilovası ve Derince’de başlamıştır. 2008 ve 2009 yıllarına giden bu çalışmalarda, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) yoğun çalışmalar yapmış, ancak sonuç alamamıştır.
Gelinen nokta itibari ile TÜRKİYE MERMER BORSASI henüz kurulmamıştır. Durum bu halde iken: Türkiye Mermer Borsası için yeniden çaba sarf etmek, mevcut potansiyelleri kullanmak ve Şehrimiz Elazığ’a TÜRKİYE MERMER BORSASI’nın kurulmasına çalışmamız gerekmektedir. Elazığ’ın Türkiye Mermer Borsası için talip olma sebepleri arasında; doğal taş bakımından, jeolojik yapısı itibarıyla zengin bir potansiyele sahip olan Türkiye, 5.1 milyar m3 (13.9 milyar ton) doğal taş rezervi ile dünyadaki 15 milyar m3'lük rezervin %40'ına sahipken, Elazığ Türkiye mermer rezervlerinin %8’ine sahiptir. Dolayısıyla, Türkiye Mermer Rezervinin %8’ine sahip olan Elazığ’ı dünya ve ülkemiz mermerciliğinde öne çıkaran en önemli unsurlardandır. Ayrıca, Dünya Mermer Piyasasında ciddi alıcı bulan ve önem arz eden dünya literatüründe Rosso Levanto olarak bilinen Elazığ Vişne isimli renkli mermer türüne sahiptir k;i bu doğal taş Elazığ’ı hem Türkiye içerisinde hem de dünya çapında mermer konusunda hatırı sayılır bir yere taşıma potansiyelini sunmaktadır. Yine İlimizde RossaLevonto’nun dışında, Petrol Yeşili, Siyah İnci, Hazar Pembe, Açık Traverten, Bej mermer gibi türlerde ciddi rezervlere sahiptir. Mermer Borsası’nın kurulmasıyla birlikte, Türkiye Mermer ve Mermer Ürünlerinin %8’ini sağlayan ELAZIĞ’ı sektörde lider yapacaktır.
Nasıl ki ÇAYKUR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Rize’de ise; MERMER BORSASI da Elazığ’da olmalıdır. Ayrıca, Türkiye’nin en büyük maden sahası kabul edilen, Elazığ, Adıyaman İlleri dahilinde bulunan IV. Grup Maden Sahasının Uç Ürün Ve Yan Uç Ürünlerine yönelik üretim tesisinin açılması ile birlikte, Elazığ Madencilik sahasında da Türkiye’de önemli bir merkez haline gelecektir. II.Maden ve Mermerde Öne Çıkan Güçlü Yönler 1.Elazığ’ın, ülkemizdeki Mermer Rezervlerinin %8’ine sahip olması 2.Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi İlleri içerisinde (Özellikle Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Malatya, Erzincan illeri dahil) en çok rezerve ve mermer işi yapan Fabrika ve işletmeye sahip olması 3.Dünyanın bir çok önemli merkezinde (ABD Beyaz Saray, Alman Parlamentosu, Fransa Parlamentosu ve ABD Temsilciler Meclisi, Kabe)Elazığ RossoLevanto Mermerinin kullanılmış olması ve Elazığ RossoLevantonun Mermer Sektöründe DÜNYA MARKASI olması 4.Elazığ’ın 2. Organize Sanayii Bölgesi açılmış ve Mermer Organize Sanayi Bölgesi çalışmalarının devam etmesi 5.Fırat Üniversitesinin Mühendislik Fakültesine sahip olması ve önümüzdeki yıllardaki planları içinde Maden Mühendisliği Bölümü açılması konusunda iradeye sahip olunması 6.Öğrencilerin Üniversite - Sanayi İş birliğini uyguluyor olması 7.Mermer Sektöründe İşletme sayısı ve kurumsallaşma eğiliminin artması 8.Elazığ’daki konaklama imkanlarının Türkiye ortalamasına yakın olması ve yatak sayısının artmış olması 9.Elazığ’ın belirli maden ve minerallerde hem kalite hem de miktar anlamında zengin rezervlere sahip olması 10.Ulaşım bakımından Havayollarında ULUSLARARASI SİVİL HAVA LİMANINA sahip olması 11.Karayollarında duble yollar, Yeni Kömürhan Köprüsü, Gülüşkür Köprüsü ile DDY hatlarına sahip olunması 12.HIZLI TREN Sisteminin İhale edilmesi ile ulaşımdaki eksikliğin giderilecek olması 13.Elazığ’da yapılan çalışmalar ile Elazığ Gelişim ve veya Kalkınma Kurultaylarında, Elazığ’ın gelişim ve kalkınma önceliğinin Madencilik ve Mermerciliğe verilmesi 14.Bakanlıklardaki “Gelişim ve Gelişime Yol Gösterici Planlarda” Elazığ için çıkar yolun Madencilik ve Mermercilik olarak gösterilmesi 15.Elazığ’daki Beyaz ve Mavi Yakalı olabilecek İŞ GÜCÜ potansiyeline sahip olunması 16.Elazığ Gümrük Müdürlüğü’nün kurulmuş olması, İhracat ve ithalatın ELAZIĞ GÜMRÜĞÜNDEN yapılması, 17.TCDD’nin gündeme aldığı LOJİSTİK MERKEZLER kurulması düşünülen iller arasında, Elazığ’ın da yer alması 18.Elazığ da ki Mermer Sektörünün Yurt içi ve Yurt Dışı Fuar Tanıtım organizasyonlarına katılma yeteneği ve bilincine sahip olması 19.Elazığ’ın Mermer Sektöründe bir araya gelerek, Elazığ Mermerciler ve Madenciler Derneği EMMAD’ı kurması 20.Sektörle ilgili bilgilenme bilgilendirme sürecinde ilgili kurum ve kuruluşların koordine bir biçimde çalışıyor olması 21.Maden çeşitliliğinin fazla olması 22.Sektörde ihracat yapan firmaların varlığı ve ihracatın artış trendinde olması 23.Maden ve Metalürji bilincinin yüksek olması 24.Madencilik konusunda tarihi hafızanın güçlü olması 25.Zenginleştirme ve İzabe tesislerinin konuşuluyor ve tartışılıyor olması 26.Teknolojik alt yapının iyi olması 27.Müşteriye ürün çeşitliliği sunulabilmesi 28.Teknolojik alt yapının iyi olması, 29.Mermer sektörel dış ticaret şirketinin kurulmuş olması, 30.Yurtiçi ve yurt dışı fuarlara katılım sağlanması, 31.Müşteriye ürün çeşitliliğinin sunulabilmesi. III.Yeraltı Kaynaklarının Etkin Kullanımına Tesir Edebilecek Zayıflıklar 1.Yetişmiş teknik elemanların olmayışı 2.Resmi kurumlarda işlerin hızlı yürümeyişi 3.Madencilik hakkında firmaların yeterli bilgiye sahip olmayışı 4.Yeterli parasal finansmanın olmayışı 5.Zenginleştirme ve İzabe tesislerine ağılık verilmemesi, bu konuda yeterli bilgiye sahip olmamaları 6.Birlikte çalışma anlayışının olmaması 7.Üniversite ile iş birliği yapmamaları 8.Dünya devletleri ile gereken iş birliğinin kurulmaması 9.İhracata yönelik çalışmalar hakkında yeterli bilgi sahibi olmamaları 10.Maden ocaklarında rezerv (Karotlu sondaj) çalışmalarına ağırlık vermemeleri 11.Çıkan cevherle hakkında gereken detay analizlerin yapılmaması 12.Madenin ve mermerin varlığının dünyaya tanıtılmaması (Fuarlar, dergiler, TVler gibi) 13.Yurt dışı Ticari Ateşeler ile diyaloğa geçilmemesi 14.Tanıtım faaliyetlerinin yetersiz olması 15.Rekabet kaynaklı günü birlik fiyat politikaları izlenmesi 16.Kurumsallaşma eksiklikleri 17.AR-GE faaliyetlerinde yetersiz olunması 18.Kalifiye ve ara elaman bulunmada sorunlar yaşanıyor olması 19.Katma değerli ürünler üretilmemesi 20.Sermaye yetersizliği ve risk sermeye yönetim biriminin olmaması 21.Fırat Üniversite’sinde Maden Mühendisliği bölümünün bulunmaması 22.Mermer rezervleri ile ilgili çalışmaların yıllardır yenilenmemiş olması 23.Karayollarında tonaj kısıtlamasının olması 24.Limanda zamanında yükleme olmaması sebebiyle ek depo maliyetlerinin ortaya çıkması 25.Türkiye’de granit kullanımının mermere tercih edilmesi ve granitin Çin’den daha ucuz temini 26.Çin piyasasına göre işçilik maliyetinin yüksek olması 27.Çin’in moloz ve takozu değerlendirme noktasındaki becerisi 28.Sektörümüz özellikle metalik madenler ve mermer açısından çok zengin olmasına rağmen istenilen yerde olamaması 29.Maden ve Mermercilere, devlet tarafından verilen ruhsatların güvence altına alınmaması. IV.Maden ve Mermerde Ekonomik Değer Yaratma Bakımından Dikkat Çeken Fırsatlar 1.Elâzığ Maden ilçesinde yapılan ihalenin, ilimizin madenciliğine yapacağı katkı 2.Elazığ’ın, ülkemizdeki Mermer Rezervlerinin %8’ine sahip olması ve yatırımcı beklemesi 3.Mermer Organize Sanayi Bölgesi çalışmalarının olması 4.Fırat Üniversitesinin Maden Mühendisliği Bölümü açılması için çaba gösterilmesi 5.Öğrencilerin Üniversite - Sanayi İş birliğinin önemine inanması 6.Elazığ’daki Beyaz ve Mavi Yakalı olabilecek İŞ GÜCÜ potansiyeline sahip olunması 7.Maden ve mermer çeşitliliğinin fazla olması 8.Madencilik ve Metalürji bilincinin ve beklentisinin yüksek olması 9.Zenginleştirme ve İzabe tesislerinin konuşuluyor ve tartışılıyor olması 10.Maden Emita fiyatlarının yüksek olmasının doğru bir şekilde değerlendirilmesi 11.Uluslararası Maden ve mermer teknoloji fuarlarına katımlın yoğunluğu V.Maden ve Mermercilik Sektörü Açısından Öne Çıkan Tehditler 1.Ruhsat Güvencesi verilmemesi 2.Yeni Teknolojilerin yakından takip edilip tesislerin yenilenmemsi 3.Maden ve Mermer fiyatların aniden düşmesi 4.Metal borsasında yapılan değişikliler 5.Yüksek fiyata üretilen metalik maden fiyatlarının aniden düşmesi 6.Madencilik faaliyetleri için alınması zorunlu izinlerle ilgili yapılan müracaatlarda yasa ve yönetmeliklerde belirtilen şartları yerine getiren müracaat sahipleri, bir eksikleri olmadığı halde izinlerini çok uzun sürmesi, 7.Madencilikle ilgili mahkemelere intikal eden davalarda standart kararların verilmemesi. 8.Metalik madenlerde tamamen çıkarılan madenlerin tuvanen cevher olarak satılması 9.Kurşun ve Çinko yataklarımızın atıl durumda beklemesi 10.Elektrik, motorin gibi enerji giderlerinin pahalı olması 11.Resmi kurumlardaki işlemlerin uzun sürmesi 12.Teknik teçhizat ve yetişmiş teknik personelin yetersizliği 13.Ürettiğimiz madenlerin dış piyasada, maliyetlerin altında alıcı bulabilmesi 14.Ruhsat bedeli ve Devlet hakkı adı altında Madenciden ücret alınması ve Devlet hakkını ödemediği takdirde Ruhsatın iptal edilmesi ve bu durumda yapılan sözleşmelerin tamamının iptal edilme tehlikesi, varsa sözleşmeden doğan cezaları ödemek zorunda kalınması 15.Üretilen madenlerin satılamama tehlikesi 16.İlimizin Teşvik’te 6. Bölgede olmayışı 17.Olumsuz kamuoyu tepkisi VI.Madencilik ve Mermer Sektöründe Hayata Geçirilmesi Gereken Öncelikli Projeler 1.Bölgedeki mevcut madenler büyük ölçüde tükendiğinden, bu madenlerin bulunduğu alanları, bunların ilişkili olduğu temel jeolojik özellikleri ve kayaç türlerini dikkate alarak yeni yöntemlerle arama çalışmaları sürdürülmelidir. 2.Bölgenin endüstriyel hammadde potansiyeli daha kapsamlı araştırılmalıdır. 3.İlimiz Alacakaya ilçesindeki kromit yataklarının yan kayacı olan olivinlerin refrakter madde olarak değerlendirilmesi. Bu ilçe ve çevresinde bulunması olası sepiyolit ve talk madenlerinin araştırılması. 4.Alacakaya ve Guleman bölgesindeki bütün krom sahalarının rasyonel olarak faaliyetlerini sürdürmesi. 5.Geçmiş yıllarda işletilen maden ocaklarındaki atık ve cürufların günün ekonomik ve teknik şartlarında yeniden işletilip değerlendirilmesi. 6.Bölgedeki mineralli suların şişelenmeye uygunluğu ile içerdikleri ekonomik değeri olan maddelerin araştırılması. Örneğin; CO2, borik asit, amonyum karbonat gibi. 7.Karakoçan’daki sıcak su kaynaklarının sondajlarla veriminin arttırılması ve sıcaklığının belirlenmesi. Karakoçan ilçesinin ısıtılmasına, ilçede seracılığın geliştirilmesine, aynı bölgede sağlık, termal ve sportif faaliyetlerle ilgili turizme yönelik tesislerin kurulmasının sağlanması. 8.Sektörün kullanımı için tahsis edilen krediler arttırılmalı ve uygun geri ödeme koşulları sağlanması, 9.İl genelindeki mermercilerin üretici ve ihracatçı birlikleri oluşturarak üretim, imalat ve ihracatta ortak hareket etmelerinin sağlanması. 10.Mermer firmaları bir araya getirilerek bir “Sektör Platformu” kurulmasının sağlanması. 11.Maden firmaları bir araya getirilerek bir “Sektör Platformu” kurulmasının sağlanması. 12.Elazığ İli seramik fabrikası kurulması açısından gerek pazar gerekse fizibilite açısından uygun bir bölgedir. Elazığ İli jeolojik yapısı itibariyle seramik üretimi için gerekli hammaddeleri bulundurmaktadır. Bu nedenle yapılacak incelemeler sonucunda seramiğe dayalı bir sanayinin kurulması yönünde girişim ve araştırmaların yapılması gerekir. 13.Doğal taşların bahçe düzenlenmesi işlerinde kullanılmak üzere peyzaj malzemesi olarak ihracat imkanlarının araştırılması. 14.Elazığ Vişne Mermeri olarak bilinen, ihracat ve pazarı yüksek mermerin bulunması muhtemel kuşaklar (Arıcak ve çevresindeki Güney Doğu Anadolu Bindirme Kuşağı içerisindeki alan) boyunca araştırılarak yeni sahaların üretime kazandırılması. 15.Elazığ İli’nde rüzgar trübünleri kurularak elektrik eldesi sağlanmalı. Rüzgar tribünleri sanayinin Elazığ İli’nde kurulması, yeni ve yenilebilir bu enerji kaynağından yararlanmaya yönelik makine ve diğer yan sanayilerin ülkemizdeki adresi Elazığ olmalıdır. 16.Elazığ ve ilçelerindeki maden potansiyelini tespit etmek 17.Maden potansiyelini işletmeye dönüştürecek yatırımların yapılması 18.Mevcut madenlerin üretim miktarlarını artıracak desteklerin verilmesi 19.Mermer sektöründe ihracat seviyesinin artırılması 20.“Elazığ Madenciliğini Geliştirme Sempozyumu” düzenlenmesi 21.Madencilik sektörünün önündeki (ulusal) bürokratik engelleri kaldırmak için bir birim kurulması 22.“Seramik ve Cam Sanayi” alternatiflerinin değerlendirilmesi 23.Modern (akredite) bir Maden Analiz Laboratuarı kurulması 24.Maden sahası arama ve işleme tesisleri için yatırımcıların bulunması 25.Madenlerin katma değerli ürünlere dönüştürülmesinin sağlanması 26.Metalik maddeleri zenginleştirme ve nihai ürün tesislerinin kurulması için destek verilmesi 27.Entegre mermer işleme tesislerinin kurulmasına destek verilmesi 28.Mermer Borsasının ilimizde kurulması 29.Kurumsallaşma teşviklerinin verilmesi 30.Mermer toz ve parçalarının değerlendirilmesine yönelik tesislerin kurulması 31.Söndürülmüş ve torbalanmış toz kireç üretim tesisi kurulması 32.AR-GE faaliyetlerinde destek verilmesi, 33.Kalifiye ve ara elaman ihtiyacını karşılayacak tedbirlerin alınması 34.Elazığ’ın tamamının 6. Bölge teşviklerinden faydalanması 35.Fırat Üniversitesinde Maden Mühendisliği bölümünün açılması, 36.Elazığ, madencilik sektöründe bir değişim noktasına gelmiştir ve bu noktada kapsamlı ve hızlı bir yapılanma sürecinin başlatılması gerekmektedir. Mermer Borsası ve diğer madencilik yatırımları ile birlikte, direkt ve endirekt olarak 10.000 Kişiye İş Aş kapısı olacaktır.