Camilerin Dinimizdeki Önemi Anlatıldı

Camiler ve din görevlileri haftası nedeniyle İl Müftülüğü tarafından “Camiye gösterir vefa, 365 gün, günde beş defa” teması ile konferans düzenlendi. Edibe Can Konferans Salonunda gerçekleştirilen konferansa Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Veysel Özdemir konuşmacı olarak katıldı.

AYDIN: ALLAH'U TEALA BİZİ MUKADDES ULVİ BİR GÖREVDE VAZİFELENDİRMİŞ

Konferansın evsahipliğini yapan İl Müftüsü Selami Aydın, “Camide; mihrap, minber, kürsü, makamı Resurullah'tur. Allah'ın makamlarıdır. Oraya gelen insanlar meleklerin karşıladığı rahmanın misafirleridir. Çok mukaddes bir görevi ifa ediyoruz. Bir insan Allah'ın kendisini sevip sevmediğini anlamanın ölçülerinden birisi de onu nerede istihdam ettiğine bakılır. Hamt ediyoruz ki Allah'u Teala bizi mukaddes ulvi bir görevde vazifelendirmiş, bize Allah böyle bir işi nasip etmiş. İş yerimiz orası. Oradan ekmek yiyoruz, orada çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

ÖZDEMİR: PEYGAMBERİMİZ İLK ZAMANLAR HİÇBİR YERDE MESCİT KURULMASINA MAHALLE DAHİL HİÇ MÜSAADE ETMİYOR

Programa konuşmacı olarak katılan İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Veysel Özdemir, Peygamberimiz Hz. Muhammed'in farz namazlarını tek başına kılmadığını kaydederek, “Özellikle Medine'den sonra, Medine'ye hicretten sonra bir farz namazı yoktur. Tek başına kıldığı, ben denk gelmedi. Fark namazı yoktur tek başına kıldığı müstakil. Hep cemaatle kıldı. Okumalarından ortaya çıkarttığım sonuçlardan bir tanesi de budur; ilk Medine'ye gelip Mescid-i Nebi'yi kurduktan sonra ilk zamanlar hiçbir yerde mescit kurulmasına mahalle dahil hiç müsaade etmiyor. Daha sonradan tabi ki şehir büyüdükçe, Müslümanların sayısı çoğaldıkça bazı noktalarda mahalle mescitlerine müsaade ediyordu” ifadelerini kullandı.