Yaklaşık 25 yılı aşkın bir süredir basın camiasının içerisinde yer alan ve haberden habere koşturan biriyim. Doğup büyüdüğüm şehrimin sıkıntılarını her daim gündeme getirip çözüme kavuşması adına mücadele eden yapım var.
Gördüğüm eksiklikleri ilgili makamlara ulaştırıp, insanların derdiyle dertlenen ‘dertli’ biriyim. Ben bu kadar dertli iken karşımdaki muhatapların bu denli umursamaz tavırları ise bazen beni çileden çıkarıyor.
Yıllarca TV kanallarında haber spikerliği, yerel gazetelerde muhabirlik yaptıktan sonra 2018 yılından bugüne ‘Detay Medya’ bünyesinde çalışmalarımı yoğun şekilde sürdürmekteyim.
Bünyemizde bulunan iki haber sitesi ve bir dergi ile mücadelemizi sürdürüyoruz. Özellikle kamu kurum ve kuruluşlarından gönderilen haberleri aynı anda paylaşmaya dikkat ediyoruz. Bazen haber diline dönüştürülmeyen metinleri yeniden yazarak okuyucularımızla paylaşıyoruz.
Başlıkta belirttiğimiz ‘Nezaketsizliğe’ gelince…
Kendilerini kaf dağının ardında gören, bu şehrin ekmeğini yiyip adeta ‘ulaşılması zor insanız’ havasında olanlara birkaç sözümüz olacak.
Daha düne kadar siz değil miydiniz ki göreve geldiğimiz zaman kapalı kapılar ardında değil, kapılarımız sonuna kadar halka açık olacak diyen milletvekilleri, belediye başkanları ve siyasiler…
Şehrimizin sorunlarını iletmek adına ulaşmaya çalıştığımız sayın vekilimiz(!) bir basın mensubuna bile haftalardır dönüş yapmıyorsa vatandaşımız kendisine hangi mecrada ulaşabilecek acaba merak ediyoruz.
Ve gelelim seçimlerden önce ‘vatandaş için siyaset’ düsturunu benimseyeceklerini söyleyen siyasilere. Şimdi ne oldu da 8 ay önceki söyleminizden uzaklaştınız ve 7 bin nüfusa sahip bir beldede ‘size geri dönüş sağlayacağız’ diyerek bizleri oyalıyorsunuz. Partinizin genel başkanına dahi ulaşmak bu kadar zor değilken sizlerin bu yoğunluğu ne olabilir?
Bir diğer nezaket yoksunu olan kurum ise bir sağlık kuruluşu. Bakınız elbet bir gün gelir devran döner. Sizler kapalı kapılar ardında neler yaparsanız yapın ama bu şehirde 25 yılı aşkın süredir sahada gazetecilik yapan birini görmezden gelemezsiniz..!
Bizler makam ve mevkilerin kimseye baki kalmadığını en iyi bilenlerdeniz.
Bugün oturduğunuz o makamların gelip geçici olduğunu unutmayın.
Elbet gün gelir sizler de makamınızı devreder, normal yaşamınıza geri dönersiniz ve ne dediğimizi çok daha iyi anlarsınız..
Söylenecek çok sözümüz olsa da, yazının belgesele dönüşmemesi adına şimdilik burada tamamlayalım.
Vesselam…